Sahilde balık ekmek yemek koyu sohbet eşliğinde; dinlendim azıcık terapi gibi oldu sanki; dalga sesleri, deniz kokusu! ne trafiği ne gün içinde ki ayarı bozuk sıcağı... uçtu gitti! hepsi uçtu gitti de kızımı özledikçe özlüyorum! Fotoğraflarına videolarına bakıp evin içinde kahkaha atıp ya da 'annesinin kuzusu' diye konuşup duruyorum. Tek çaresi kucak kucak sarmalamak! Başka yok ilaç:)
Hele beynimde dönüp duran o telefonda ki öpücük sesi. Çalışırken en iyi ara sesini duymak oluyor ki onunla konuşmak zaten çok sevimli ama ben özellikle 'sesini, ses tonunu' çok seviyorum. Defne'de özlemiş beni belli ki, telefonu öpüyormuş benle konuştukça!
'anlat bebeğim, çok özledim sesini dedikçe' hem anlatıyor dolu dolu birşeyler hem de dizinde ki yarayı gösteriyormuş:)
.
O kadar merak ediyorum ki, anlata anlata bitiremiyor annemle anneannem; kilo almış azıcık, boyu uzamış, güneş ve deniz yaramış tatlıma... dillenmiş daha da. Söyleyebildiği belirgin kelimeler artmış.
Gezmeden, parka denize gitmeden durmuyormuş (onu iyi biliyorum zaten:)) burda da bahçeyi bırakıp çıkmıyordu eve, denizi mi bırakacak:)
.
Şimdi ben her nekadar yorulsam da miniklerin tercihlerinden, gene de Lys tercihleri de bir an önce başlayabilir diyorum. Başlasın ki nasıl akşam oldu anlamayayım. Şip şak kavuşayım tontinime ve sevgilime. evet evet gelsin artık 25 temmuz da bitsin şu ay...
8 yorum:
zaman ne kadar tuhaf bir kavram değilmi kimileri biran önce geçsin ister kimileri zaman dursun... ama bencede senin için zaman bir önce geçsin sımsıkı sarıl miniğine...
ratatoule; öznellik tam da bu olsa gerek! teşekkür ederim güzel dileğin için..
şunun şurasında ne kaldı? sabreden derviş muradına erermiş ;)
ışınlanmak istiyorum ben:))
son 5. az kaldı az, sabır :)
ya o kadar mutlu ediyorsunuz ki, yalnız olmadığımı görünce daha da güçleniyorum sanki... teşekkür ederim çok çokk!
Son üç gün. Azcık daha dayanın çok az daha.
Sonra bizlere miniginize nasıl kavuştugunuzu anlatıcaksınız :)
çok teşekkürler aslı; seve seve anlatacağım...
Yorum Gönder