Cumartesi, Nisan 24, 2010

İlk Seyahatimizden Notlar

ne üç hafta ama...hala yorgunmuşum gibi...

bebekle yolculuk çok zormuş,
düzen alt üst olurmuş, tecrübe etmiş olduk böylelikle ama genel olarak başarılı sayılırdm:) tabi kendi kanaatimce:) ben bile hasta oldum ama Defnecik hava değişimlerinden etkilenip hiç hasta olmadı...e bunun için elimden geleni yaptım tabi. evimize gittiğimizde çokk yadırgadı mesela... çok ağladı...o ağladı ben ağladım gene:) o mızıldandı ben sinirlendim gene... bu böyle iki gün sürdü alıştı sonra...

tek dayanağı bendim bu alışma sürecinde. nerede olursak olalım hep beni kontrol ediyordu ya, ne yalan söyleyeyim pek bi hoşuma gidiyordu, daha bi özel hissettirdi sanki...

Defne tam alıştı evimize derken gene başka bir mekanda buldu kendini ama en güzeliydi tontini açısından Adana gezisi...Defne her an kucakta olduğu için zaten istediği de bu olduğundan gülücük eksik olmadı yüzünden... son üç günümüzde sıcacıktı hava, yaz havasıydı tam tamına... bi ara aldım kızımı bulvarda yürüdük ikimiz. benim için en unutulmaz ve en sakin saatlerdi, istediğim gibi çok yapamadım ne yazık ki...

iki haftanın bingosu yıllardır görmediğim arkadaşımı görmekti. en mutlu olduğum andan biriydi, hem de huzurlu mutlu gördüm ya... o minik bebeğini beklerken ben de heyecanlandım onunla birlikte! ne çok özlemişim...

Farkediyordum bu arada Defne'de ki değişiklikleri, izliyordum sessizce. Saçları çoğaldı, sanki boyu uzadı, çığlıklar atmaya başladı hatta cazgır desem abartmış olmam. Kucaktan kucağa uçuş uçuş şımarmış olmalı... bol bol fotoğraf çektim, her anını yakalamaya çalıştım. ama fotoğraflar sevgiliyle birlikte uçtu gitti uzaklara:) artık elime geçtiğinde paylaşırım onları da.

babaannenin kucağından uçtu şimdi anneannenin kucağında nazına niyazına kaldığı yerden devam ediyor:)

şimdi bunca tecrübe bana yeter tatil planı yapmak için:) iki buçuk ay nasıl geçer başka?

6 yorum:

minimalist dedi ki...

senin adına sevindim...

Hande dedi ki...

Hoş geldiniz özlettiniz kendinizi..

çakıltaş dedi ki...

hoşbulduk hande ve minimalist, bende farkettim ki özlemişim blog diyaloglarını...

çakıltaş dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Adsız dedi ki...

bu perşembe bizi bekleyen ilk yolculuk deneyimi düşüncesi karnımı ağrılara gark ediyor, uçma eylemini nasıl karşılayacak bakalım bizim tayga'cık burgacık

çakıltaş dedi ki...

aslında bebeğin kalabalık çantası ve yarattığı dağınıklık sinirleri bozan, ben anladım ki mümkün olduğunca minimal hale getirmek lazım çantayı:)
kolaylıklar dilerim:)