Cuma, Haziran 11, 2010

Ağustos Böceği mi Karınca mı ?


Oldu bitti hayvanlar hakkında ayrıntı bilgiler hep ilgimi çekmiştir, mesela penguenler neden toplu halde güneşte dururlar, koalalar okaliptusa rağmen nasıl olur da zehirlenmezler, zürafalar, filler...vb. bi dolu şey...

Şimdi Ece Defneye kitap okurken hikayede geçen hayvanlarla ilgili anlatıyorum bildiğim kadarıyla, bilmiyorsam bakıyorum mutlaka. E tabi kuzunun pek de umrunda değil şimdilik tek derdi kitabı kemirmek :)) ben okurken önce bakıyor resimlere sonra kemiriyor:)

Hani şu karıncayla ağustos böceği hikayesini bilirsiniz. Sizi bilmem ama ben ağustos böceğinden taraftım:)) hala da öyle... karınca karşısında yalnız kalışına kıyamazdım hiç:)


Sunay Akın'ı tv de dinlerken 'aaaaaa' diye bir tepki vermiştim, bu aaaa ağustos böceğine acımak mı yoksa ağustos böceğine hak vermiş olmamın mantıklı gerekçesini öğrenme sevinci/şaşkınlığı mı bilemiyorum... Sunay Akın'ın bu açıklamasına az önce nette tesadüfen yeniden rastladım ve paylaşmak istedim


'' Bir ağustos böceği doğmadan önce toprağın altındaki bir lavrada ortalama
olarak 12 yıl bekler. evet, tam 12 yıl.

12 yıllık hapislikten sonra dünyaya gelen garibanın ömrü adında yazılıdır: ağustos.

yani topu topu bir ay...

şarkı söyleyen yalnızca erkek ağustos böceğidir.

çünkü dişi, en güzel şarkıyı söyleyeni kendine eş seçecek ve çiftleşecektir.

düşünsenize, 12 yıl toprağın altında bekle, dışarı çık. ömrün bir ay...

buldun, buldun... bulamadın, bir daha yok.

siz olsanız çalışır mıydınız?''

Sunay Akın




Küçükken okuduğum bu hikayenin var mı etkisi bilmem ama ben hala karıncalara gıcığımdır:))

5 yorum:

minimalist dedi ki...

:))) diyorum sadece; iyi hafta sonları!

clementine dedi ki...

Bu arada kaplumbağ ve tavşan hikayesinde de ben hep tavşanı tutardım niyeyse

clementine dedi ki...

ha haaa... iyimiş, haklı valla!
Karıncanın işgüzarlığı benim de sinirimi bozmuştur hep:)

çakıltaş dedi ki...

he hee... hani pıtır pıtır habire taşırlar ya bişiler sinir olurum, zaten en son evime gittiğimde bile mutfağımı basmışlardı...

bak bende tavşanı tutardım, bizim vicdanımız tee o zamanlar iyi gelişmiş clementinim.

Hande dedi ki...

Haklıymış canım ağustos böceği..